Yemeği evde mi yapmalısınız yoksa dışarıdan yiyerek de fit ve sağlıklı bir vücuda ulaşılabilir mi? Bu soruya evet ya da hayır şeklinde kesin bir cevap vermek mümkün değil. Daha önceki yazılarımda kalorilerden, makrolardan, mikrolardan bahsetmiştim. İhtiyacınız kadarını alabiliyorsanız nereden aldığınız pek de önemli değil. Diğer yandan bir restorandaki yemekten aldığınız kalorileri bilmeniz oldukça zor. Örneğin o yemekte ne kadar yağ var? 1 kaşık zeytinyağında yaklaşık 120 kalori olduğunu yazmıştım. Ahçının eli biraz kaysa bu kadar kalori fazladan alacaksınız. Bunu yakmak için 10–15 dakika koşmanız lazım. Hayat çok acımasız.
Olay sırf kalori de değil. O yemeğin içindeki her şeyi biliyor olsanız bile kullanılan malzemeler ne kadar kaliteli bilmiyorsunuz. Kendi yemeğinizi kendiniz yaptığınızda ise her şey sizin kontrolünüzde oluyor. Başka bir deyişle güç sizde artık🔥İstediğiniz kadar kaliteli malzemeyi istediğiniz miktar karıştırıp tam olarak ihtiyacınız olan yemeği, büyük olasılıkla çok daha ucuza evde yapabilirsiniz. Burada belki tek sorun zaman. Gün boyu çalışan bir profesyonelsiniz. Hatta akşamları da belli bir zamanınızı yeni şeyler öğrenmeye ayırıyorsunuz. Yemek yapmaya ayıracak vaktiniz yok. Bu yazıda işinizi biraz da olsa kolaylaştıracak ipuçları vereceğim.
Evde yemek yaparken en büyük yardımcılarımızdan bazıları elbette elektrikli araçlar.
Bu cihazla 1 yıl kadar önce tanıştım ve hayatımın vazgeçilmezi oldu. İngilizce adı slow cooker. Türkçeye yavaş pişirici şeklinde çevirebiliriz. Aslında bildiğiniz güvecin elektrikli olanı. Gece yatmadan istediğim malzemeleri koca koca dilimleyip içine atıyorum ve yavaş ayarda pişmeye bırakıyorum. Sabah uyandığımda mis gibi güveç hazır olmuş oluyor. Hem hazırlaması 15 dakika hem de inanılmaz lezzetli. Ayrıca çok çeşitli yemekler yapmanız mümkün. Youtube tariflerle dolu. Ben de ilerleyen günlerde kendi tariflerimi paylaşırım. Hatta instagram hesabımda düzenli olarak bu tür tarifler paylaşıyorum. Takip edebilirsiniz🙂
Bu yazıyı okuyanlara pirinç pişirici önermek ne kadar doğru bilmiyorum. Türkiye’de ortalama bir insan gözü kapalı pilav yapabilir muhtemelen. Ama eğer vaktiniz kısıtlıysa bu cihaz size oldukça yardımcı olacaktır. Malzemeleri içine koyup düğmesine basıyorsunuz. Pişince sizi uyarıyor. Kapağını açıp karıştırıyorsunuz. Yapmanız gereken yalnızca bu. Tavsiye ederim.
Özellikle hafta içi sabahları kahvaltımda mutlaka 2 ya da 3 haşlanmış yumurta bulunuyor. Bunu yaklaşık 3 yıldır uyguluyorum. Bu sürede kolesterolüm düştü ve inanılmaz zinde hissediyorum (Bunu gelebilecek yorumlara istinaden yazdım🙂 Kolesterolüm elbette yumurta yediğim için düşmedi. Düzenli egzersiz yaptığım için düştü. Spor yapmıyorsanız yumurtadan daha öncelikli sorunlarınız var demektir). Yumurta pişirici de düğmesine basıp kendi haline bıraktığınız bir cihaz. Siz de bu sırada istediğinizi yapabiliyorsunuz. Kesinlikle öneririm.
Bahsettiğim cihazlar işimizi kolaylaştırsa da yemek yapmaya her gün zaman ayırmak istemiyorsanız yemeğinizi haftalık pişirebilirsiniz. Örneğin pazar günü yemeklerinizi hazırlayıp, porsiyonlara bölüp buzdolabında saklayabilirsiniz. Doğrusu ben bunu çok sık uygulamıyorum. Daha çok taze pişmiş yemek tercih ediyorum. Deneyip kendi kararınızı verin👍
Bugün her sabah yazdığım yazıların 14.’sünü yazmış oldum. Bu yazıları gerçekten sabahları yazıyorum. Her sabah 7 gibi güneşin gözüme vurmasıyla uyanıyorum. Kahvemi yapıp balkona geçiyorum ve önceki gün söz verdiğim konuda yazıyorum. Eğer yazılarımı faydalı buluyorsanız paylaşmayı ihmal etmeyin. Yazılarımın daha fazla insana ulaşması benim için gerçekten çok önemli. Yarın da alkolün kilo kontrolüne etkisinden bahsedeyim👋
Follow me on Twitter